31 Temmuz 2012 Salı

Doğru Söz Hastalığı

Doğru söze bağlanmak:Söz hastalıklarının en büyükerinden biri budur. İlacı ise doğru sözün söyleneceği yeri bilmektir. Çünkü gıybet de doğru bir şeyi söylemektir. Laf taşımak da öyledir. Fakat bunlar yasakanmıştır. Kişinin ailesiyle yatağında yaptığı iş hakkında konuşması da büyük günahlardandır.

Topluluk içinde doğruyu nasihat etmek doğru, fakat bir taşkınlıktır. Bu davranış, bilgisizlerden ve art niyetlilerden meydana gelebilir. Çünkü nasihatten amaçlanan yarar, bir menfaatin ve muhabbetin meydana gelmesidir. Toplum içinde yapılan nasihat kabul edilmeyeceği gibi bu davranış bir düşmanlığa da yol açabilir. Allah ise bunu kınamıştır. Çünkü nasihatin yapıldığı kişi toplum içinde mahçup duruma düşer. Toplumda nasihat edilen şahıs, davranışını mazur göstermek için yalan söylemeye kalkar ve bulunduğu durumdan farklı şeyler söyler. Bu ise, (onun adına) büyük bir bozgunluğa yol açar. Aynı kişiye iyi bir yöntemle tenhada nasihat edilip gerçekte farkına varmadan ve kasıtsızca yaptığı nefsinin bir eksikliği ona gösterilebilir. Bu durumda -nasihat edilen kişi bilmiyor ise- söz konusu davranışın çirkinliği kendisine öğretilir. Böyle bir nasihat karşısında o kişi de nasihat edene içinden teşekkür eder, ona dua eder, onu sever. Böyle bir nasihat kişiye iyilik kazandırır ve onu ölçü olarak alır. Öyleyse her gerçek emredilmediği gibi dince de ve örfe göre de beğenilmemiştir.

Aynı şey hoşlanmadıkları şeylerle insanlara davranan kimse hakkında geçerlidir. Söylenen gerçek bile olsa, böyle bir davranış alçak tabiata, bilgisizliğe ve Allah'tan hayanın azlığına delildir. Böyle bir insan, içinde Allah'ın beğenmediği bir eksikliğin bulunmasından uzaklaşamaz. Kendi eksikliğini incelemekle meşgul olması, onu başkasının ayıplarını görmekten engellerdi.

 Muhyiddin ibn Arabi (K.S.)

Hiç yorum yok: